Namaz Kılmanın Faydaları

Bu web sitesi yalnızca bilgilendirme amaçlıdır ve dini veya manevi tavsiye niteliği taşımaz. İçeriklerin doğruluğu ve güncelliği için çaba gösterilse de, herhangi bir hata veya eksiklikten kaynaklanabilecek sonuçlardan sorumluluk kabul edilmez. Kendi durumunuza uygun olarak bir uzmana veya güvenilir bir kaynağa danışmanız önerilir.

Selam olsun o mü’minler topluluğuna,

Allah’ın selamı rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.

Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.) buyurmuştur ki:

“Namaz, müminin miracıdır.”

Namaz, yüzlerce ayet-i kerime ve yüzlerce hadisi şerifeyle emredilen, 17 defa tekrar edilen farz bir ibadettir. Namaz, Allah’a en yakın olma anıdır.

Peygamberimiz (s.a.s.), miraca çıkmadan önce ilk olarak namazı almıştır. Namaz, Allah’ın mü’minlere bahşettiği en büyük hediyelerden birisidir. Namaz, büyük bir sorumluluktur.

Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.) buyurmuştur ki:

“Kıyamet günü insanın ilk sorguya çekileceği şey namazdır. Eğer namazı düzgün kılmışsa, diğer amelleri de düzgün olmuş olacaktır. Eğer namazında bir eksiklik bulunursa, Allah Teala: ‘Kuluma bakın, namazını tamamlayıp tamamlamadım’ der.”

Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.) buyurmuştur ki:

“Kıyamet günü Allah Teala, namazını kılmayan kimseye bakmaz.”

Namaz kılmanın birçok faydası vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:

1. Namaz kılmak Allah’ın rızasını kazanmanın yoludur.

2. Namaz kılmak kalp ve ruh sağlığını korur. Namazda yer alan secde pozisyonu vücuttaki hormon dengesinin de sağlanmasına yardımcı olur.

3. Namaz kılmak Allah’a en yakın olma anıdır.

4. Namaz kılmak, günahlara ve kötü alışkanlıklara karşı korur.

5. Namaz kılmak, Allah’ın verdiği nimetlere şükretme fırsatı verir.

6. Namaz kılmak, kişinin kendini ruhsal anlamda daha iyi hissetmesini sağlar.

7. Namaz kılmak, Allah’ın izniyle beyin sağlığını korur.

8. Namaz kılmak, huzursuzluk ve strese iyi gelir.

9. Namaz kılmak, sabırlı olmayı öğretir.

10. Namaz kılmak, vakitlerin daha iyi değerlendirilmesini sağlar.

11. Namaz kılmak, namaz kılan kişinin çevresindeki insanlara örnek olmasını sağlar.

12. Namaz kılmak, baş ağrısını hafifletir.

13. Namaz kılmak, kasları esnetir ve vücut ağrılarını hafifletir.

14. Namaz kılmak, nefes darlığı ve sinüzit problemlerine iyi gelir.

15. Namaz kılmak, osteoporoz riskini azaltır ve kemikleri güçlendirir.

16. Namaz kılmak, insana huzur verir ve kaygıyı azaltır.

17. Namaz kılmak, güçlü bir irade sahibi olmayı sağlar.

18. Namaz kılmak, insanın Allah’la olan bağını güçlendirir.

19. Namaz kılmak, daha mutlu bir yaşam sürülmesini sağlar.

20. Namaz kılmak, hayata daha olumlu bir pencereden bakmayı sağlar.

Peygamberimiz (s.a.s.) buyurmuştur ki:

“Namaz, gözümün nuru ve hayatımın ta kendisidir.”

Peygamberimiz (s.a.s.) buyurmuştur ki:

“Gözlerinizin nurlarını namaza dökün.”

Peygamberimiz (s.a.s.) buyurmuştur ki:

“Namazın ortasında dünyalık bir şey görseniz bile bırakın namaza devam edin.”

Peygamberimiz (s.a.s.), kendisine yorgun bir halde geldiği zaman:

“Yatmayın benim için!”

dediği her an Müslümanların gözünün nuru olan namaza kalkılması için mücadele etmiştir.

Müslümanlar olarak bizler de;

  • En büyük gayemiz Allah’ın rızasını kazanmak için namaza dikkat etmeli,
  • Sıhhatimizi koruyup, huzurlu bir yaşam sürmek için namaza ihmal etmemeliyiz.

Soru: ”İslam 5 temel esastan oluşmaktadır. Bunlar; Kelime-i şehadet getirmek, günde 5 vakit namaz kılmak, zekât vermek, oruç tutmak ve imkânı olanların hacca gitmesidir.” diye biliyorum ama İslam dini sadece bu 5 şarttan mı ibarettir? İslam’ın şartları sadece bunlardan mı oluşmaktadır?”


Cevap: “Evet İslam’ın şartları kelime-i şehadet getirmek, günde 5 vakit namaz kılmak, zekât vermek, oruç tutmak ve imkânı olanların hacca gitmesidir.” Bu çok doğru bir bilgidir ama İslam bununla bitmez; bunlar İslam’ın beş temel şartıdır ve sadece bunlardan ibaret değildir. Yani Müslüman olmak için sadece bu 5 şartı yerine getirmek yetmez; bu beş şart dışında da yerine getirilmesi gereken emirler ve yasaklar vardır. Dinimizin esasları bununla bitmez; Kur’an-ı Kerim’de İslam’ın esaslarıyla ilgili pek çok ayet-i kerime mevcuttur.


Soru: “Herkes dua edebilir ama kabul edilip edilmeyeceğini bilemeyiz.” diye biliyorum; kabul edilen dua belirtilir mi? Dua etmek için özel yerler var mı?”


Cevap: “Dua etmek için özel yerler yoktur; her yerde ve her zaman dua edilebilir; Allah Teala her yerde hazırdır ama bazı zamanlar ve mekanlar diğerlerinden daha faziletli olabilir.”

Dua müminin silahıdır; Müslüman her daim Allah’a dua etmelidir; Allah Teala bizlere Kur’an-ı Kerim’de “Duayı kabul ederim” diye va’detmiştir ama dua edebilmek için O’nun izni gerekir; işte bu izni veren de yine Allah’tır.


Soru: “Kur’an-ı Kerim’de ‘Güzel söz sadakadır.’ diye geçiyor; güzel söz söylemek sadaka vermek kadar sevaptır yani her zaman sadaka vermek mümkün olmuyor ama güzel söz söylemek mümkündür.”


Cevap: “Evet güzel söz söylemek de sadaka vermek kadar sevaptır; her zaman sadaka vermek mümkün olmayabilir ama güzel söz söylemek her zaman mümkün olabilir.”

Sadaka vermek her zaman mümkün olmayabilir ama güler yüzlü olmak ve güzel söz söylemek her zaman mümkündür; Allah Teala bizlere birçok ayette güzel söz söylemeyi emretmiştir; iyilik de güzellik de güzel sözle olur ve güzel sözle yayılır.


Soru: “İnsanoğlu hata yapabilir; O yüzden Rabbim hatalarımızdan dolayı bizi affetsin.” diye düşünüyorum; Allah Teala hepimizi affeder mi?”


Cevap: “Evet Allah Teala dilediği kimseleri affeder ama bazı kimselerin de affetmeyeceği hususlarda Kur’an-ı Kerim’de açık bir şekilde beyan edilmiştir.”

Allah Teala bizlere Kur’an-ı Kerim’de “Ben rahmetimi gazabımı geçmiştir.” diye va’detmiştir; kullarını affedecek kudrete sahiptir ama O’nun affedebileceği bazı şeyler de vardır; kendisi istemediği müddetçe insanın yaptığı hiçbir şey Allah Teala’nın affetmesine engel olamaz.


Soru: “İslam’da büyük günahlar var mıdır? Eğer varsa hangileridir?”


Cevap: “Evet İslam’da büyük günahlar vardır; bunlar da genellikle Kur’an-ı Kerim’de yer alan yasaklamalarla belirlenmiştir.”

Büyük günahların en önemlisi şirk koşmaktır yani Allah’a denk ortak koşmaktır; yine büyük günahlardan diğerleri yalan söylemek, iftira atmak, zina etmek gibi günahlardır; bu günahlardan kaçınmalı ve kurallara uymalıyız ki kıyamet günü azap görmeyelim.


Soru: “Kur’an-ı Kerim’de ‘İnsan çok cimridir.’ diye geçiyor; bu cimrilik sadece maddi konularda mı? Zaman konusunda cimrilik olur mu?”


Cevap: “Evet insan çok cimri bir varlıktır; bu cimrilik genellikle maddiyatla ilgili olsa da insan zaman konusunda da cimrilik yapabilir.”

sadece maddiyatla sınırlı değil; zaman konusunda da cimrilik yapılıyor; her şeyin bir zamanı var; o zamana göre harcamalıyız ki ona göre sevap kazanabilelim.


Soru: “Kur’an-ı Kerim’de ‘Müminler ancak kardeştir.’ diye geçiyor; kardeş olmak sadece öz kardeşlik mi? Yoksa akrabalık dışında da kardeşlik olur mu?”


Cevap: “Hayır kardeş olmak sadece öz kardeşlik değil; akrabalık dışında da kardeşlik olabilir.”

sadece öz kardeşlik değil; İslam dinine mensup olan mü’minler arasında da kardeşlik bağı vardır; dolayısıyla akraba olan Müslümanlar arasında da kardeşlik bağı vardır ama Müslüman olmayan akrabalar arasında öz kardeşlik dışında kardeşlik bağı yoktur.


Soru: “Herkes kendine dönmeli diye düşünüyorum; insan kendini bilmezse karşısındakini de bilemez.”


Cevap: “Evet herkes kendine dönmeli; insan kendini bilmezse karşısındakini de bilemez.”

sadece insan kendini bilmezse karşısındakini de bilemez. İnsan kendisini tanımadan başkalarına faydalı olamaz; dolayısıyla herkes kendisini tanımaya çalışmalı ki başkalarına faydalı olabilsin.


Soru: “Kadınların mahallelinin en hayırlısı olması gerektiği söylenir ama mahalledeki kadınlarla iyi geçinmek erkeklere de düşer.”


Cevap: “Evet kadınların mahallelinin en hayırlısı olması gerektiği söylenir ama erkeklere de düşer.”
sadece kadınlara değil aynı zamanda erkeklere de düşer bu görev. Herkes bulunduğu ortamda üstüne düşen görevi yerine getirmeli ki huzurlu bir yaşam sürdürülebilsin ve başkalarına faydalı olabilsin.


Soru: “Kur’an-ı Kerim’de ‘Sözlerin en hayırlısı Allah’ın kitabıdır.’ diye geçiyor; bu sözler her zaman doğru mu? Her hayırlı söz Kur’an-ı Kerim’de mi geçer?”

hrr

sadace Kur’an-ı Kerim’de değil her zaman doğrudur bu sözler; her hayırlı söz de Kur’an-ı Kerim’de geçmeyebilir.









































Scroll to Top