Bu web sitesi yalnızca bilgilendirme amaçlıdır ve dini veya manevi tavsiye niteliği taşımaz. İçeriklerin doğruluğu ve güncelliği için çaba gösterilse de, herhangi bir hata veya eksiklikten kaynaklanabilecek sonuçlardan sorumluluk kabul edilmez. Kendi durumunuza uygun olarak bir uzmana veya güvenilir bir kaynağa danışmanız önerilir.
Giriş: Mesih’in Önemi ve Anlamı
İslam dininde, Mesih kavramı önemli bir yere sahiptir. Mesih, Allah tarafından seçilmiş bir kul olup, özellikle Meryem oğlu İsa olarak bilinir. Kur’an-ı Kerim’de Mesih’in kimliği, özellikleri ve görevi hakkında bazı ayetler yer almaktadır. Bu yazıda, Mesih ile ilgili ayetleri açıklayarak, İslam ve diğer dinler arasındaki anlam farklılıklarına da değineceğiz.
Kur’an’daki ayetlerde, Mesih’in doğumu, onun Allah’ın bir elçisi olduğu, kendi rolü ve insanların ona nasıl yaklaşması gerektiği konularında birçok önemli bilgi bulunmaktadır. Bu sebeple, Mesih’in İslam’daki yeri ve önemi anlaşılmalıdır.
Bu yazımızda, Mesih ile ilgili bazı ayetleri görecek ve bu ayetlerin anlamlarını irdeleyeceğiz. Aşağıda yer alan ayetler, hem Müslümanların hem de diğer dinlerin mensuplarının dikkatle incelemesi gereken hususlardır.
Mesih’in Doğumu ve Önemi
Kur’an-ı Kerim’in Âl-i İmrân suresinde, Allah’ın meleklere Meryem’e müjde verdiği ve Meryem oğlu İsa’nın Mesih olarak isimlendirildiği ifade edilmektedir. Bu ayette şöyle buyrulmaktadır:
Âl-i İmrân / 45: “Hani melekler demişti ki: ‘Meryem! Şüphesiz Allah sana, kendisinden bir kelimeyi müjdeliyor. Onun ismi, Meryem oğlu İsa Mesih’tir. O dünyada da âhirette de şerefli, itibarlı ve Allah’a yakın kullardan olacaktır.'”
Bu ayette, İsa’nın Mesih olması, onun önemli bir görev üstlendiğini ve Allah katında makbul bir kulluk sergilediğini göstermektedir. Allah, ona şerefli bir isim ve üstün bir özellik vermiştir. Bu durum, ona ve annesi Meryem’e olan büyük bir itibarın da işaretidir.
Müslümanlar, İsa Mesih’in Allah’ın bir kulu ve ayrıca bir peygamber olduğu konusunda hemfikir olup, Hristiyanların Mesih’i Tanrı’nın oğlu olarak değerlendirmeleriyle örtüşen noktalara dikkat edilmesi gerektiğini düşünmektedir.
İsa Mesih ve Onun Görevi
Kur’an’daki diğer önemli ayetlerden biri de Nisâ suresinde İsa Mesih’in öldürülmesi ile ilgili olanıdır:
Nisâ / 157: “Bir de: ‘Biz, Allah’ın Rasûlü Meryem oğlu İsa Mesih’i öldürdük’ demeleri yüzünden. Oysa onlar İsa Mesih’i ne öldürebildiler ne de çarmıha gerebildiler. Öldürdükleri başkası idi, fakat onlara İsa gibi gösterildi…”
Bu ayette, İsa’nın öldürüldüğüne dair inançların yanlış olduğu ifade edilmektedir. İsa Mesih, Allah’ın bir elçisi olarak vazifesini tamamlamış, ancak fiziksel olarak yok edilmemiştir. Bu, onun önemini ve misyonunu daha da belirgin hale getirmektedir.
Ayrıca Mesih’in gönderiliş amacı, insanları doğru yola yönlendirmek, ahlaki değerleri yaymak ve Allah’a kulluğu öğretmek olarak öne çıkmaktadır. Bu nedenle, Mesih sadece bir peygamber değil, aynı zamanda büyük bir öğreticidir.
Kur’an’da Mesih’in Doğası Hakkında Ayetler
Kur’an, Mesih’in doğasına dair çeşitli açıklamaları içermektedir. Nisâ suresinin 171. ayetinde, onun bir peygamber olduğu ve Allah’tan bir kelime olduğu belirtilmektedir:
Nisâ / 171: “Ey Ehl-i Kitap! Dininizde aşırı gidip taşkınlık yapmayın ve Allah hakkında doğru olandan başkasını söylemeyin! Şunu bilin ki, Meryem oğlu İsa Mesih ancak Allah’ın peygamberi, Meryem’e ulaştırdığı kelimesi ve O’ndan bir ruhtur.”
Burada mesih hakkında yapılması gereken tanımlamaların sınırları çizilmektedir. Mesih, bir insan, bir peygamber ve Allah tarafından gönderilmiş bir elçidir. Dolayısıyla insanları doğru yola yönlendiren biri olarak görülmelidir.
İslam, İsa Mesih’in doğumunu bir mucize olarak kabul eder, ancak O’nu Tanrı ya da Tanrı’nın oğlu olarak görmek kesinlikle reddedilmektedir. Bu, monoteist (bir tanrılı) bir inanç sisteminin korunması açısından oldukça önemlidir.
Mesih Hakkında Kur’an’da Yer Alan Diğer Ayetler
Kur’an’da Mesih ile ilgili bazı diğer önemli ayetler de bulunmaktadır. Mâide suresinde İsa’nın, insanların doğru yolda gitmelerini sağlamak için Allah’a dua ettiğine dair bilgiler yer almaktadır. Mâide suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulmaktadır:
Mâide / 17: “’Allah, Meryem oğlu Mesih’tir’ diyenler kesinlikle kâfir olmuşlardır. Onlara şöyle de: ‘Şayet Allah Meryem oğlu Mesih’i, annesini ve yeryüzünde bulunan herkesi helâk etmek istese, O’na kim engel olabilir?'”
Bu ayette, Mesih’in Allah’ın iradesinden bağımsız bir varlık olmadığını, her şeyin sahibi ve yaratıcısı olan Allah’ın gücünün üstüne çıkamayacaklarını gösterir. İsa Mesih, Allah’ın iradesiyle dünyaya gelen bir peygamberdir ve önemi, bu iradeye tabi olarak şekillenmiştir.
Dahası, Mesih’in ibadet konusunda da bir örnek olduğu anlaşılmaktadır. Halkına Allah’ı tekrar anlatma ve insanların Allah’a yönelmesini sağlama vazifesini üstlenmiştir.
Sonuç: Mesih’in İslam’daki Yeri
Mesih, İslam inancının temel öğretilerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Onun varlığı, görevleri ve görev bilinci, Müslümanların doğru yolu bulmalarında önemli bir unsurdur. Kur’an-ı Kerim’deki ayetler açık bir şekilde Mesih’in doğasını, onun peygamberlik görevini, Allah’a olan yakınlığı ve insanlarla olan ilişkisini işlemektedir.
Bu nedenle Mesih konusunda doğru bilgi sahibi olmak, her Müslüman için önem arz etmektedir. Mesih, yalnızca Hristiyanlıkta değil, aynı zamanda İslam’da da önemli bir figür olup, bu figür hakkında yapılan tartışmaların Arapça ayetlerde belirtilen gerçeklerle sınırlı tutulması gerekir.
Müslümanlar için Mesih, bir peygamber, hidayet ve bilgelik timsali olarak kabul edilir. Bu bağlamda, Kur’an’ın ayetleri doğrultusunda Mesih ile ilgili yapılan çalışmalar, hem bireysel hem de toplumsal anlamda önemli bir yere sahiptir.