Bu web sitesi yalnızca bilgilendirme amaçlıdır ve dini veya manevi tavsiye niteliği taşımaz. İçeriklerin doğruluğu ve güncelliği için çaba gösterilse de, herhangi bir hata veya eksiklikten kaynaklanabilecek sonuçlardan sorumluluk kabul edilmez. Kendi durumunuza uygun olarak bir uzmana veya güvenilir bir kaynağa danışmanız önerilir.
Giriş
Kur’an-ı Kerim, insanlara doğru yolu göstermekte ve yaşamlarına yön vermekte önemli bir kaynaktır. Mâide Sûresi, Medine döneminde inen ve müslümanların sosyal ve dini hayatlarını düzenleyen önemli bir sûre olarak dikkat çekmektedir. Bu sûrede yer alan 90. ayet ise içki, kumar ve benzeri kötü alışkanlıkların kesinlikle yasaklandığını belirtmektedir.
Mâide Sûresi ve İçki ile Kumarın Haramlığı
Mâide Sûresi’nin 90. ayeti şöyledir:
“Yâ eyyuhâ-lleżîne âmenû innemâ-lḥamru velmeysiru vel-ensâbu vel-ezlâmu ricsun min ‘ameli-şşeytâni fectenibûhu le’allekum tuflihûn.” (Mâide 5/90)
Bu ayette, “Ey iman edenler! İçki, kumar, tapınmak için dikilen taşlar ve fal okları şeytanın işinden bir pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” ifadesiyle, bu tür davranışların ne denli zararlı olduğu ortaya konulmaktadır.
İçki ve Kumarın Zararları
İçki, aklı örten ve insanları sarhoş eden bir madde olarak tanımlanır. İslam dini, aklı korumayı ve sağlıklı düşünmeyi esas alır. Bu sebeple içki içmenin sadece bireysel yaşamda değil, toplumsal yaşamdaki olumsuz etkileri de göz önünde bulundurulmuştur. Kumar da, insanlar arasında kin ve düşmanlık yaratma potansiyeli ile bir toplumsal sorun olarak değerlendirilmektedir.
Hz. Peygamber (s.a.v.)’in hadislerinde, içki ve kumarın birçok günaha sebep olduğu ve bu tür davranışların müslümanların sosyal düzenini bozduğu vurgulanmıştır. Kumar, insana kolay para kazanma hırsı aşılayarak onu haramlara yöneltirken, içki de insanın iradesini zayıflatarak onun dini ve ahlaki değerlerini unutturur.
Şeytanın İşlerinden Kaçınma
Ayetin devamında “Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz” ifadesi, müslümanların bu tür şeytan işlerinden uzak durmaları gerektiğini ifade eder. İçki ve kumar, kişinin ruhsal ve manevi açıdan tahrip olmasına neden olur. Bu sebeple, İslam’ın bu tür fiillere karşı duruşunun son derece kıymetli olduğu anlaşılmaktadır.
İçki ve Kumar’ın Tarihi Süreci
İçki ve kumarın haram kılınması, tedricî bir süreç içerisinde gerçekleşmiştir. Öncelikle, Kur’an’da içki ve kumarın insanlara bazı faydalarının bulunduğu belirtilmiş, fakat onların zararlı etkilerinin daha büyük olduğu söylendi. Bu süreçte müslümanların içkiye olan bağlılıklarının azaltılması hedeflenmiştir.
İlk gelen ayetlerden birinde içkinin bazı yararları belirtilirken, bunun yanındaki acil zararın daha büyük olduğu vurgulanmıştır. İlerleyen ayetlerde ise bu durumun kesin bir biçimde yasaklandığı açıklanmıştır. Dolayısıyla, Kur’an daima insanın iyiliği için indirilmiş bir rehberdir.
Kur’an’da İçki ile İlgili Ayetler
Kur’an-ı Kerim’de içki ile ilgili farklı ayetler inmiştir. Daha önceki ayetlerde içki bazı yönleriyle ele alınmış, sonrasında ise Mâide Sûresi 90. ayeti ile kesin bir yasaklama getirilmiştir. İçkinin haram kılınması, müslüman toplumda sağlıklı ilişkilerin kurulmasına ve sosyal düzenin devam etmesine katkı sağlamıştır.
Dua ve İbadet ile Bağlantısı
İslamiyet, insanı ruhsal olarak besleyen birçok ibadet ve dua türü sunmaktadır. Namaz, oruç gibi ibadetler, kişinin manevi dünyasını güçlendirirken, içki ve kumarın getireceği olumsuzluklardan korunmak için de önemlidir. Bu ibadetlerle, insanın Allah’a yaklaşması ve manevi olarak kendini güçlendirmesi mümkündür.
Müslümanın Sorunlarıyla Başa Çıkma Yolu
Müslümanlar, hayatlarının çeşitli dönemlerinde birçok sorunla karşılaşabilirler. İçki ve kumar, bu sorunları geçici olarak çözümlemeyi vaat etse de nihayetinde zarara yol açmaktadır. Maneviyatı güçlendirmek ve ruhsal dengeyi korumak için dualar, sabır ve direncin önemi büyüktür.
Her zaman Allah’a yönelmek; zorluk anlarında dua etmek, insanı bu tür olumsuz alışkanlıklardan koruma hakkındaki en etkili metodlardan biridir.imani olan bir kişi için, bu tür kötü alışkanlıklardan kaçınmak ve Allah’a sığınmak hayati bir önem taşır.
Sonuç
Mâide Sûresi 90. ayeti, İslam’ın önemli prensiplerinden biri olan içki ve kumarın haram olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu tür davranışların, toplumda yaratacağı olumsuz etkiler göz önüne alındığında, müslümanların bu tür şeylerden uzak durmaları gerekmektedir. İslam, her daim bireylerin ruhsal ve sosyal sağlığını korumayı hedeflemektedir.
Ancak unutulmamalıdır ki, kişinin imanını güçlendirdiği, ibadetlerle ruhunu beslediği ve dua etme alışkanlığı geliştirdiği bir yaşam, içki ve kumarın olumsuz etkilerinden korunmak için en sağlam yoldur. Dinimizin güzel değerlerini yaşamak ve çevremize bu değerleri yansıtmak, her müslümanın sorumluluğudur.