Zuhruf Suresi 79. Ayetinin Derin Anlamı

Bu web sitesi yalnızca bilgilendirme amaçlıdır ve dini veya manevi tavsiye niteliği taşımaz. İçeriklerin doğruluğu ve güncelliği için çaba gösterilse de, herhangi bir hata veya eksiklikten kaynaklanabilecek sonuçlardan sorumluluk kabul edilmez. Kendi durumunuza uygun olarak bir uzmana veya güvenilir bir kaynağa danışmanız önerilir.

Zuhruf Suresi ve Konusu

Zuhruf Suresi, Kur’an-ı Kerim’in 43. sûresidir ve Mekke’de indirilmiştir. Bu sûre, Allah’ın birliği, Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (s.a.s.) risaleti ve müşriklerin sapkın inançlarına karşı ciddi eleştiriler barındırmaktadır. Dolayısıyla, bu sûre, İslamî öğretilerin temellerini anlamak için oldukça önemlidir. Zuhruf, “altın” veya “değerli taşlar” anlamına gelir ve bu sıfatla şekillenen metin, insanları maddi değerlere ve putlara tapmak yerine, Allah’a yönelmeye teşvik eder. Bu bağlamda, aslında dünya hayatının geçici ve aldatıcı olduğuna dikkat çekmektedir.

Zuhruf Suresi, Allah’ın evreni yarattığına, insanların asıl kurtuluşunun onun emirlerine teslimiyetle mümkün olacağına ve ahiretteki tehlikelerin altını çizmektedir. Müşriklerin, Allah’a ortak koşmanın ve düşündükleri yanlışların sonuçlarını anlatan birçok örnek bulunmaktadır. Bu surede yer alan hikâyeler, Hz. İbrahim, Hz. Musa ve Hz. İsa gibi peygamberlerin misalleri ile desteklenmekte ve tevhid inancının ne denli önemli olduğuna vurgu yapılmaktadır.

79. Ayetin Ayırıcı Özellikleri

Zuhruf Suresi’nin 79. ayeti, “Onlar Peygambere düşmanlığa kesin olarak karar verdilerse, biz de onların hilelerini başlarına geçirip kendilerini cezalandırmaya elbette kesin kararlıyız.” mealini taşımaktadır. Bu ayet, Peygamberimize karşı kurulan sinsi planların Allah’ın kudretine karşı bir mücadele niteliğinde olduğuna işaret eder. Müşrikler, Hz. Muhammed (s.a.s.)’in çağrısını görmezden gelirken, aslında Allah’ın her şeyi bilip, denetlediği gerçeğini göz ardı etmektedirler.

Hz. Muhammed (s.a.s)’e karşı gizli planlarla düşmanlık besleyenler, ciddi bir yanılgı içerisindedirler. Çünkü bu ayet, onların düşmanca tavırlarının ve niyetlerinin bir gün mutlaka devranın dönmesiyle açığa çıkacağına ve bunun bedelini ödeyeceklerine dair bir yönlendirmedir. Allah, bu tür gizli hilelerin karşısında, kullarının tarafını alarak adaleti sağlar ve zorlukları aşma gücünü verir. Her ne kadar müşriklerin planları güçlü gibi görünse de, asıl güç ve irade her zaman Allah’a aittir.

Hz. Peygamber ve Müşriklerin Tutumu

Ahmet Yasin Kılıç olarak, özellikle bu ayetin üzerinde durarak, günümüzde de benzer düşmanlıkların kurulduğu gerçeğini unutmamak gerektiğine vurgu yapmak isterim. Müşriklerin, işgalci ve düşmanca tutumları, Hz. Peygamber döneminde de geçerliliğini korurken, bu durum günümüzde de çeşitli formlarda devam etmektedir. İnsanlar, bazen doğrudan muhalefet etmezler ama düşüncelerini gizlice saklarlar. Oysa ki Allah, kalplerimizin en derin sırlarını bilendir ve her şeyi kaydedendir. Bu okurlar için, kimse rant peşinde koşmadan Allah’a sığınmanın ve O’na güvenmenin ne denli önemli olduğunu hatırlatmalı.

Bu ayet, toplumda Müslümanların birbirleriyle dayanışma içinde olmalarının ve Allah’ın yolunda cesur bir şekilde ilerlemelerinin önemine işaret eder. İslam toplumunun sesini yükseltmesi, düşmanlıklara karşı bir duruş sergilemesi, ancak bu iç dayanışma ile mümkün olacaktır. Böylece, bu ayetin içindeki hikmet, her bireyi Allah’a yöneltiyor ve bu yönelişin getireceği bereket ve huzurun altını çizmektedir.

Ayetin Günümüzdeki Yansımaları

Zuhruf Suresi 79. ayeti, sadece geçmişte değil, günümüzde de önemini korumaktadır. Zira inanç ve değerlerimize saldırıların yoğunlaştığı bu dönem, bireyleri ve toplumları tekrar düşündürmelidir. Kişiler, halk içinde izole edilmeye çalışıldıkça, bu durum karşısında daha kararlı ve sabırlı durmak zorundadır. Çünkü ayet, Allah’ın asla adaletsiz bir şekilde davranmayacağını ve her türlü hileli plânın boşa çıkacağını haber vermektedir.

Bugün bizlerin karşısında pek çok zorluk bulunmaktadır; fakat unutulmaması gereken, her zorlukta bir kurtuluş vardır. Müslümanlar, Allah’a ve O’nun emirlerine sıkı bir şekilde bağlı kalmaya davet edilirken, muhalefet edenlerin karanlığına düşmemek için dua ve ibadetlerini ihmal etmemeleri gerektiği hatırlatılmalıdır.

Bu vesileyle, müminlerin birbirleriyle dayanışma içinde olmaları, sorunları birlikte çözüme ulaştırmaları ve Allah’a yönelmeleri, hepimize fayda sağlayacaktır. Müsbet düşüncelerle yürütülecek bir hayatın, tarafımızdan Allah’ın rızasına ve ahirete yönlendireceği unutulmamalıdır. Özetle, bu ayet bize iğrenç düşmanlıkların karşısında durmanın, değerlerimizi korumanın ve teslimiyetle Allah’a sığınmanın gerekliliğini hatırlatmaktadır.

Scroll to Top